Stresin Günlük Yaşama Etkileri Nelerdir?

Organizma, karşılaştığı yeni durumlara uyum sağlamak ve gerek bedensel gerek ruhsal dengesini korumak için belli tepkiler gösterir. Bu tepkilere stres tepkileri denir.

Stres tepkileri, bireye bedensel ve ruhsal olarak zarar verebildiği gibi bireyin karşılaştığı zorluklarla baş etmesinde ona fayda da sağlayabilir. Stresle başa çıkamama durumunda ise organizmada birtakım fizyolojik ve psikolojik sorunlar ortaya çıkar.

İnsan, tehdit olarak algıladığı birçok olayla yaşamı boyunca karşılaşır. Stres nedeni olan bu olaylara karşı kendini korumaya çalışan insan ya mücadele eder ya da bu olaylardan kaçar. İlk olarak Walter Cannon (Voltır Kenın) tarafından keşfedilen bu biyolojik reaksiyona savaş veya kaç tepkisi denir.

Stres nedeni ne olursa olsun organizma, otomatik olarak acil duruma hazırlanır ve bozulan dengesini yeniden düzeltmek için fizyolojik, psikolojik, bilişsel ve davranışsal tepkiler verir.

Bu tepkiler alarm, direnç ve tükenme olmak üzere üç aşamada sınıflandırılır.

Otonom sinir sisteminin bir parçası olan sempatik sistem, herhangi bir tehdit ya da stres durumunda savunmaya geçer. Bu durum kalp atışının artması, hızlı nefes alıp verme, baş ağrıları, mide ve bağırsak sorunları, kas ağrıları, terleme, titreme gibi yüksek fizyolojik uyarımlara neden olur. Tüm bu tepkiler aslında bir canlının hayatta kalmak için gösterdiği yaşamsal tepkilerdir. Bu aşama alarm aşamasıdır.

Direnç aşamasında otonom sinir sisteminin diğer bir parcası olan parasempatik bölüm, bu yeksek fizyolojik uyarım halini azaltarak ic dengeyi sağlamaya calışır. Strese verilen bu yeksek fizyolojik tepkiler parasempatik bölüm tarafından kontrol edilemezse organizma tukenme aşamasını yaşar.

Bu durum bireyde uykusuzluk, yorgünlük, hazımsızlık gibi hafif ya da yeksek tansiyon, ulser, kalp krizi, gibi ağır düzeyde fizyolojik rahatsızlıklara neden olabilir.

Kontrol edilemeyen stres; karar vermede güçlük, unutkanlık, zihin karışıklığı, hatalarda artış, iş veriminde duşuş gibi bilişsel sorunlara neden olabilir. Ayrıca yerinde duramama, aşırı yemek yeme ya da iştah kaybı gibi davranışsal sorunlara da yol acabilir.

Organizmanın bu aşamada strese tepkisi sadece fizyolojik değil aynı zamanda psikolojiktir. Stres kaynağı varoluşa tehdit olarak algılanırsa kaygı duygusuna; yaşam alanına mudahale olarak algılanırsa engellenme duygusu ve buna bağlı olarak ofke tepkisine neden olabilir. Stres kaynağı sevilen birinin olumu, başarısızlık gibi bir kayıp durumu ise verilen psikolojik tepki karamsarlık ya da depresyon olabilir.

Bireyin hem bedensel hem ruhsal sağlığını koruyabilmesi için bu tukenmişlik duygusundan bir an once kurtulması gerekir. Tukenme aşamasına gelmeden strese direnc göstermek ve stresle başa çıkmak için uygun stratejiler geliştirmek önemlidir.

Stresle Başa Çıkma Yolları

Tum bu aşamalar sınav stresi örneği üzerinden şoyle açıklanabilir. Sınav kaygısının temel nedeni, genellikle kaygıyı yaşayan kişinin kendisi ile ilgili olumsuz kanaatleri ve duygularıdır. Gecmişte yaşanan olumsuz sınav deneyimleri bu duyguları pekiştirir. Bu durum bireyde caresizlik duygusuna neden olur. İnsanların olumsuz yargıları, ebeveyn tepkileri, rekabet ortamı bireyde var olan sınav kaygısını iyice artırır.

Bu aşamada bireyde unutkanlık, dikkatini toplayamama gibi zihinsel; kaslarda gerginlik, karın ağrısı gibi fiziksel; karamsarlık, oz güven eksikliği gibi duygusal belirtiler gozlenir. Yaşanan bu yoğun stres ofke, ders calışmayı erteleme, okula gitmek istememe gibi davranışlara yol acabilir.

Bu belirtileri başlangıc aşamasında dikkate alıp tukenme aşamasına gelmeden sınav stresi ile başa çıkmak için uygun stratejiler geliştirmek gerekir.

Bu stratejilerden bazıları aşağıda verilmiştir.

  • Sınav kaygısını onceden fark edip tedbir almak
  • Olumsuz kanaat ve duyguları terk etmek
  • Hissedilen olumsuz duyguları ifade ederek etkisini azaltmak
  • Bedensel olarak gevşemeyi sağlayacak egzersizler yapmak

İnsanın günlük yaşamını etkileyen, bugünün en önemli stres kaynaklarından biri de yazılı ve görsel basında olumsuzluk içeren programların varlığıdır. Özellikle görsel medyada olumsuzluk içeren olaylar gerçek yaşamın içinde bir bireyin karşılaşabileceği olumsuz olaylardan çok daha fazladır.

Yazılı ve görsel basındaki bu olumsuz mesajların çokluğu ve sıklığı bir sure sonra insanlarda abartılı bir tehlike algısı yaratır. Bireyde gerginlik ve korkuya neden olan bu olumsuz programları gereğinden fazla izleyenler dünyanın yaşanmaz bir yer olduğunu düşünmeye başlar.

Bugün en fazla kullanılan iletişim araçlarından Genel Ağ ve sosyal medya için de yukarıda bahsedilen durum geçerlidir. Yapılan araştırmalara göre insanların sosyal medya hesaplarını sürekli kontrol etme ihtiyacı hissetmeleri önemli bir stres kaynağıdır.

Stresin Günlük Yaşama Etkileri

Ayrıca sosyal medyadaki olumsuz paylaşım ve yorumlar da bireyi olumsuz etkiler. Yazılı, görsel basın ve internet bugünün insanı için bilgiye ulaşmanın en kolay yoludur. Bu kaynaklar bilinçli kullanıldığı zaman gerekli ve faydalıdır.

Olumsuz mesajlar içeren olayların yazılı ve görsel basında sıkça ve abartılı bir şekilde kullanılması ayrı bir tartışma konusudur. Koruyucu sembol uygulaması ve medya okuryazarlığının okullara ders olarak konulması devletin aldığı koruyucu tedbirlerdir.

Medyanın haber ve bilgi verme, toplumsallaştırma, eğitim, eğlendirme vb. olumlu işlevlerinden yararlanmak için iyi bir medya okuryazarı olmak gerekir. Medya okuryazarlığı mesajlara ulaşma, mesajları analiz etme, değerlendirme ve iletme yeteneği olarak tanımlanır.

Yazılı ve görsel basındaki olumsuzluk içeren olayların yol açtığı stresle başa çıkabilmek için özellikle verilen mesajları iyi analiz edip değerlendirmek gerekir. Mesajların çoğunun kurgusal olduğu bilinmeli ve mümkün olduğunca olumsuz içeriklerden uzak durulmalıdır.

Bunun için geç kalınmış ve medyanın olumsuz etkisi bireyde stres yaratmışsa bu etkinin boyutuna göre çeşitli başa çıkma yolları kullanılmalıdır. Örneğin sosyal medyada geçirilen zaman azaltılabilir ya da sosyal medyanın yerini tutabilecek başka uğraşlar, hobiler edinilebilir. Yaşanan stres teknoloji bağımlılığından kaynaklanıyorsa bir uzman yardımına başvurulabilir.

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir