Kişilik Nedir? Psikolojide Kişiliğin Tanımı

İnsanlar, hem birbirlerine benzer hem de hiç benzemezler. Benzer özellikler, onların insan kategorisi içinde olmalarını sağlar, farklı özellikleri ise onları ‘kişi’ yapar.

İnsanlar arasındaki bu farklılıklar fiziksel, fizyolojik, psikolojik yapılarında ve davranışlarında görülür. Bunların sonucunda da her insan, kendine özgü bir varlık hâline gelir.

Örneğin, “Hasan bencildir”, “Öznur açık sözlüdür” dediğimizde bu kimselerin hem birbirinden farklı olduklarını hem de davranışlarında sürekli olarak görülen nitelikleri dile getirmiş olmaktayız. Kişilik, soyut bir kavram olup çok yönlü ve karmaşıktır çünkü irade, zekâ, duygu, heyecan, mizaç, biyolojik yapı, soya çekim, çevre ve sosyal etkenler gibi pek çok özellik kişilik kavramını oluşturur.

Kişiliğe ilişkin yapılan tanımlamalarda neyin kişiye özgü olduğu ve neyin onu diğerlerinden ayırdığı önemlidir. Çok farklı tanımları yapılsa da kişiliğin,“bir insanı başkalarından ayıran, bireyin iç ve dış çevresine uyum sağlamak için geliştirdiği duygu, düşünce ve davranış özelliklerinin tutarlı olduğu, kalıplaşmış alışkanlık haline gelmiş ilişkiler bütünü” olduğu görüşü üzerinde psikologlar hemfikirdir.

Bu tanımda vurgulanmak istenen noktalar şunlardır:

Özgünlük

Her birey, kendisini diğer bireylerden farklı kılan özelliklere sahiptir. Bu özel ve ayırıcı davranışlar onu biricik kılar. Duygularımız, yeteneklerimiz, güdülerimiz, mizacımız, sosyal, fiziksel-psikomotor ve bilişsel özelliklerimiz, karakter ve değerlerimiz, inançlarımız, tutumlarımız, görüşlerimiz vb. tüm özelliklerimiz kişiye özgüdür.

Tutarlılık

Kişilik çok sayıda birimlerden (duygu, düşünce ve davranış) oluşan bir sistemdir ve her birim birbiriyle bağlantılı bir örüntü oluşturur.

“Cümleler doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen” Yunus Emre bu sözüyle kişinin düşünceleri ile hareketleri arasındaki sürekli bir uygunluğun olması gerektiğini ifade eder. Bireyin zaman içinde benzer durumlarda davranışları pek değişmez.

Belli durumlarda bu benzer davranışların olması, kişiliğin tutarlılığını gösterir. Bir birey nazik ve dışa dönük ise muhtemelen bu kişi geçmişte de öyledir ve gelecekte de benzer davranışlar sergileme eğiliminde olması beklenir.

Tahmin edilebilirlik

Dışa yansıtılan ve yansıtılmayan niteliklerden oluşan kişilik, bireyin çevresiyle kurduğu ilişki biçimini belirler. Bu anlamda kişilik, soyut bir kavram olmaktan çıkıp bireyin her günkü davranışlarında gözlenebilen somut bir kavram olarak karşımıza çıkar.

Nasıl davranacağımızı, hissedeceğimizi etkileyen ve içimizde gelişen bütün duygusal, güdüsel ve bilişsel süreçler doğrudan gözlemlenemezler ancak tahmin edilebilirler.

“Ondan hiç böyle beklemezdim”, “tam da beklediğim gibi tepki gösterdi” derken kişiliğin bu tahmin edilebilir yönü vurgulanmış olur. Kişiliğin öznel ve nesnel yanları arasındaki uyum ve tutarlılık, güçlü ve sağlıklı kişiliğin temelidir.

You may also like...

2 Responses

  1. Mustafa Demirbaş dedi ki:

    Yazıdaki tarifleme iyi ama biraz daha açıklayıcı olabilirmiydi?
    Örneğin günlük kullandığımız “kişiksiz” veya “ güçlü kişilikliği var” terimleri örneklerle açıklansaydı daha iyi olurdu.

    • Psikolog dedi ki:

      Beğendiğinize ve size faydalı olabildiğimize memnun olduk.

      Haklısınız. Önemseyip yaptığınız geri dönüş ve düzeltmeler yapılabilmesi, eksikliklerin görülebilmesi için katkıda bulunduğuz için teşekkür ederiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir