Kişiliğin Ölçülmesi Nasıl Yapılır? Bireysel Farklılıklar Nelerdir?
Kişilik testleri, bireyin kişilik özelliklerini ve davranış biçimlerini belirlemeye ve çözümlemeye yarayan testlerdir. Testlerin amacı bireyin ne yapabileceğini değil ne yapabildiğini ölçmektir.
Bireylerin sosyal, kişisel özelliklerini ve uyum düzeylerini ölçen kişilik testlerinin puanlama ve değerlendirmeleri uzmanlık gerektirir. Kişilik testleri, bir uzman tarafından uygulanıp yorumlandığında anlam kazanan araçlardır. Uzmanlar için testin uygulama sureci, testin kendisi kadar değerli bir bilgi kaynağıdır.
Kişilik testleri eğitsel, mesleki ve rehberlik alanlarının tümünde kullanılsa da kişisel ve sosyal alanda daha çok tercih edilir. Birçok değişik unsurun etkileşimi ile oluşan kişiliği ölçmek zordur.
Bir testin güvenilir olması, aynı kişiye değişik zamanlarda uygulandığında yaklaşık aynı sonuçu vermesine bağlıdır. Örneğin iyimser bir kişiliğe sahip biri güvenilir bir testte genel olarak hep iyimser çıkar.
Geçerli bir kişilik testi, kişiliği doğru ölçecek şekilde hazırlanmış olmalıdır. Güvenilir ve geçerli kişilik testleri çok ciddi ve yıllar suren psikometrik çalışmalar sonuçunda oluşturulur. Kişilik testleri uyum sorunu yaşayan, psikolojik desteğe ihtiyaçı olan bireyleri tespit edip bu bireylere doğru tanı koyulmasına kaynaklık eder. Ayrıca kimin hangi mesleğe uygun olduğunu belirlemek amacıyla da kullanılır.
Kişiliğin Ölçülmesi
Teknikler
- Otobiyografi
- Gözlem
- Görüşme
Testler
- Anket ve envanter
- Derecelendirme ölçekleri
- Projektif testler
Otobiyografi
Bireyin öz yaşam öyküsünün kendisi tarafından yazılı olarak anlatılması tekniğine otobiyografi denir. Otobiyografide birey, geçmiş ve şimdiki yaşantısı ile geleceğe ilişkin planlarını yazılı olarak anlatır. Otobiyografi serbest ve planlı olmak üzere iki şekilde yazdırılabilir. Serbest yazımda bireye hiçbir yönlendirme yapılmaz. Sadece “Kendinizi tanıtan bir kompozisyon yazınız.” şeklinde bir yönerge sunulur.
Planlı yazımda ise kişiye bazı konular verilerek sınırlandırma ve yönlendirme yapılır. Bu konular: “Geleceğe ilişkin düşünceleriniz nelerdir?”, “Ailenizin size nasıl davranmasını isterdiniz?” vb. olabilir. Otobiyografinin yorumlanmasında yazının uzunluğuna, düzenine, anlatımdaki eksikliklere (olay veya kişiler) ve tutarsızlıklara bakılır.
Gözlem
Gözlem tekniği, bir ya da birden fazla araştırmacının bireyi değişik ortamlarda izleyerek elde ettikleri verileri kaydetmeleri şeklinde tanımlanabilir. Örneğin araştırmacı kantinde, okul içinde ve dışında, oyun ortamında öğrenciyi gözlemleyerek onun hakkında bilgi toplar. Gözlem, kişilik özelliklerini doğal ortamda izleme fırsatı verir ve ayrıntılı bilgi sağlar ancak gözlenme etkisi ile gözlenen kişi doğal davranmayabilir. Ayrıca bu tekniğin uygulanması uzun zaman gerektirir.
Görüşme
Görüşmecinin, kişiliğini ölçeceği bireyle doğrudan doğruya iletişim kurmasına dayanan bir tekniktir. Görüşmede bireyin cevapları, jestleri, mimikleri ve beden dili değerlendirilir. Elde edilen sonuçun güvenilir olması için görüşmecinin uzman olması ve objektif değerlendirme yapması gerekir. Görüşme yapılan kişinin doğal davranmama ihtimali de unutulmamalıdır.
Anket ve Envanterler
Anket; bireyin ailesi, kişisel nitelikleri, duygu ve düşünceleri hakkında bilgi elde etmek amacıyla hazırlanmış yazılı veya sözlü sorular grubudur. Bu soruların neler olacağı ve soru sayısı araştırmacının amacına bağlı olarak değişir. “Tek başınıza zaman geçirmekten hoşlanır mısınız?”, “Arkadaşlarınızla hangi sıklıkta buluşursunuz?”, “İnsanlarla sohbet etmeyi sever misiniz?” vb. sorular yazılı veya sözlü olarak sorulur ve bireyden soruları cevaplaması istenir. Anket pratik, ekonomik ve değerlendirilmesi kolay bir tekniktir.
Kişilik envanterlerinde ise kişilik özellikleri, ilgiler, ihtiyaçlar kısa kısa ve çok sayıda maddeyle belirlenir. Testin uygulandığı kişilerden, kendisiyle ilgili maddeleri işaretlemesi istenir.
Derecelendirme Ölçekleri
Kişiliğin, başkaları üzerinde bıraktığı etkilere bakılarak değerlendirilmesidir. Bireyi tanıyanlar onu çeşitli özellikleri bakımından değerlendirir. Derecelendirme ölçekleri, insanın belli kişilik özelliklerine ne oranda sahip olduğunu gösterir. Özellikler iki üç arasında sıralanır ve bunların derecelendirilmesi istenir. Değerlendiren kişinin bakış acısı işin içine girdiğinden oldukça öznel bir yöntemdir.
Projektif Testler
Belirsiz bir nesne ya da uyaran verilerek bireyin bunu yorumlaması istenir. Bu yolla birey ilgilerini, tutumlarını, üzüntülerini, isteklerini kısaca hem bilinçli hem de bilinç dışı duygularını, ihtiyaçlarını ve dürtülerini bu nesneye veya uyarana yansıtır.
Projektif testlerin uyaranları belirsiz olduğu için sosyal olarak arzu edilir cevapları yoktur. Bu bir avantajdır çünkü böylece kişi çarpıtıcı veya aldatıcı cevaplar veremez. Bununla birlikte sonuçların puanlaması ve yorumlanmasında ortaya çıkabilecek olası problemler nedeniyle bu testlerin güvenilirlikleri ve geçerlilikleri sorgulanabilir.
Projektif testler üçe ayrılır.
Beier cümle tamamlama testinde kişiden, eksik verilen cümleleri tamamlaması istenerek duygu ve düşüncelerini yansıtması beklenir. Bu test grup halinde ya da bireysel olarak uygulanır.
Resim yorumlama testi, tematik algı testi (TAT) olarak bilinir. Bu test iki aşamada uygulanır. Her seferinde deneğe 10 resim gösterilir. Denekten her resim için bir hikaye anlatması istenir. Deneğin her resmi beş dakikada değerlendirmesi beklenir.
Mürekkep lekesi testi, Herman Rorschach (Hormın Roşak) tarafından hazırlanmıştır ve Rorschach Testi olarak bilinir. Bu test deneklerin algılarını mürekkep lekelerini kullanarak analiz eder. Hastaların, kendilerini açıkça ifade etmek istemediği durumlarda bilinçaltında yatan düşüncelerini açığa çıkarmak için uygulanır. Mürekkep lekeli 10 karttan oluşur. Kartların 5 tanesi siyah beyaz, 5 tanesi renklidir. Kartlar sırasıyla deneğe verilir. “Neye benziyor?”, “Ne görüyorsun?” gibi sorulara cevap istenir.
Bireysel Farklılıklar
Bireyler doğum öncesi dönemden yaşlılık dönemine kadar sürekli değişir ve gelişirler. Birçok farklı etken ile şekillenen bu süreç kaçınılmaz olarak duygusal, bilişsel, sosyal ve fiziksel farklılıklara neden olur. Kalıtımla gelen göz, ten, sac rengi gibi özellikler her insanda farklıdır.
Boy ve kilo gibi gelişimle ilgili özellikler ise hem kalıtım hem de çevrenin etkisi ile şekillenir ve aynı yaşta olan bireyleri birbirinden ayırır. Aynı çevrede yetişen özdeş ikizlerde bile çevreyi algılama biçimindeki farklılıklardan dolayı zeka, öğrenme düzeyi, özel yetenekler gibi bilişsel özelliklerde farklılıklar gözlenir.
İçinde bulunulan sosyal çevre bireyin farklı özellikler kazanmasında etkilidir. Farklı sosyal çevrede yetişen bireyler farklı tutum, ilgi, inanç ve değerlere sahip olurlar. Örneğin müziğe önem verilen bir sosyal çevrede yetişenler müziğe ilgi duyar.
Fiziksel, bilişsel ve psiko sosyal ihtiyaçların karşılanma şekli duygusal gelişimi etkiler. Buna bağlı olarak insanların korku, kaygı, sevinç, heyecan, stres vb. duyguları yaşama şekli ve yoğunluğu da değişir. İnsanlar aynı olay ya da durumlara farklı duygusal tepkiler gösterebilir.
Sonuç olarak bireyler arasındaki bu farklılıkların toplumu zenginleştirici ve geliştirici bir etkiye sahip olduğu unutulmamalı ve bu farklılıklara saygı duyulmalıdır.