Zaman Yönetimindeki Engeller Nelerdir?

Zaman yönetimini engelleyen nedenler şunlardır:

  Mükemmeliyetçilik

Hepimiz yaptığımız işin iyi olmasını isteriz. Ne var ki bazen işler istediğimiz gibi gitmeyebilir. Bazen de kendimizden yapacağımız işler konusunda insanüstü bir potansiyel bekleyebiliriz.

Hedeflerimiz hiç de gerçekçi olmayabilir. İşte hedeflerimizin ve beklentilerimizin gerçekçi olmaması ve yaşamda olayların bazen istediğimiz gibi gitmeyebileceğini hesaba katmama gibi durumlar bizim mükemmeliyetçi olduğumuzun en büyük göstergeleridir.

Mükemmeliyetçi kişi, işler yolunda gitmediğinde büyük bir düş kırıklığı yaşar ve işleri bırakır, umutsuzluğa kapılır. Yine böyle bir kişi, kendine gerçekçi olmayan hedefler belirlediğinden yaptığı işlerden bir türlü tatmin olamaz.

Yüksek beklentileri nedeniyle de harekete geçemez. Böylece iyi yapabileceği şeyleri, “mükemmeli başarmak” adına yapabileceğinden daha kötü yapar ya da hiç yapamaz.

Zaman yönetiminde “mükemmel” bir zaman planlayıcısı olmak gibi bir hedefe sahip olunmalıdır. Kısa bir süre sonra düş kırıklığı yaşamak, vazgeçmekle eşanlamlıdır. Hedefleri belirlerken esnek olmak ve olası aksilikleri göz önünde bulundurmak önemlidir.

  Erteleme

Erteleme davranışı, zamanı planlama ve başarı karşısındaki en büyük engellerden biridir. Bir konu sizin için önemliyse ve siz konunun peşinden gitmiyorsanız erteliyorsunuz demektir.

Erteleme yalnızca büyük amaçların ertelenmesi olarak değerlendirilmemelidir. Gündelik hayatta küçük görülen işler de daha önemli amaçların alt basamaklarıdır. Ertelenen her iş bir diğerini etkiler.

Önemli işlerin ertelenip durması günlük işlerimizin büyük ölçüde aksamasına neden olur. Bu kısır döngü böylece uzar gider. Günün birinde içinden çıkılmaz hâle gelebilir. Sonuçta yoğun stres, sinir bozukluğu, başarısızlık duygusu ve yılgınlık görülür.

Erteleme davranışı, bizi büyük sıkıntıya sokan ve yaşamımızın kontrolümüzden çıktığı duygusunu uyandıran zararlı bir alışkanlık hâline gelir. Erteleme, karar verememekten kaynaklanmaz. Kişinin karar verip de harekete geçememesinden kaynaklanır.

Bazen kararlar da ertelenebilir, bu da bir tür ertelemedir. Kararsızlıkla karar vermeyi ertelemek birbiriyle karıştırılmamalıdır. Erteleme alışkanlığından vazgeçmek, zaman yönetiminin öncüsüdür. Bu alışkanlıktan vazgeçebilmek için ilk yapılacak şey, bir ertelenen işler listesi hazırlamaktır.

  Kendine aşırı güven

Yaşamda kendine güvenmek iyi ve yararlı bir özelliktir ancak fazlası boş vermişliğe yol açar. Yapmamız gereken tüm işleri bir kenara not etmeden hatırlamamız ve bu işleri son dakikada harekete geçerek tamamlamamız olanaksızdır.

Bu nedenle “ben bunların hepsini aklımda tutabilirim ya da herkes bu işi 3 saatte bitiriyor ama ben nasıl olsa bu işi 1 saatte bitiririm” tarzı düşünceler bizi düzensizliğe ve başarısızlığa götürür.

  Kendine güvensizlik ve yüksek kaygı

Zaman zaman hepimiz performansımızdan şüphe edebiliriz ya da yaptığımız işlerin yeterliliğinden emin olmayabiliriz. Bu durum çok ve yoğun duygularla yaşanıyorsa bizim için engelleyici hâle gelmiştir.

“Bu işi nasıl olsa başaramam, öyleyse hiç denememeliyim” tarzındaki düşünceler kendine güvensizlik belirtisidir. Buna benzer düşünceler, yüksek kaygıya da neden olur.

Kaygı da bizim için bir engel oluşturur. Bu tür düşünce ve duyguları çok sık ve bizi ciddi anlamda engelleyecek yoğunlukta yaşıyorsak bir uzmana danışmamız yararlı olacaktır.

  Hayır diyememe

Zaman yönetimi, bazı zaman çevremize hayır dememizi gerektirecek bir aktivitedir.

  Hafife alma

Bazen bazı işlerin kendiliğinden olacağına ya da bazı özelliklerin herkeste bulunduğuna ilişkin bir yanılgıya düşeriz. Bu tür hafife almalar, çoğu kez sosyal ve akademik alanda başarıyı olumsuz yönde etkiler.

Bize büyük düş kırıklıkları yaşatır.

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir