Kaygı (Anksiyete) Kaynaklı Bozukluklar

Anksiyete

Nedeni bilinmeyen tedirginlik, endişe, sıkıntı, bunaltı ve korku hâlidir. Korkunun nesnesi bellidir ama kaygıda hissedilen korku, durumla orantısız ve uygunsuzdur. Kişinin sosyal yaşamı sırasında karşılaştığı farklı durumlarda ortaya çıkabilir.

Anksiyete Türleri

Yaygın Kaygı Bozukluğu

Yaygın anksiyeteli insanlar geleceklerine, yaşamakta oldukları ana, parasal durumlarına, yakınlarının başlarına gelebilecek olası felaketlere ve yaşamın diğer yönlerine ilişkin sürekli kaygılar yaşarlar.

Birey tarafından “kötü bir şey olacakmış hissi”, “rahatsız edici bir endişe hâli” olarak ifade edilir. Dikkati toplayamama, aşırı terleme, karar verme güçlüğü, umutsuzluk, aşırı duyarlık, uyku bozuklukları ve sürekli kas gerilimi yaygın kaygı bozukluğunun belirtileridir.

Panik atak

Çok kötü bir şeyin olacağı beklentisi ile aniden ortaya çıkan şiddetli tedirginlik, korku ve çaresizliğe paralel olarak kalp çarpıntısı, nefes darlığı, titreme, kendini kaybetme gibi fiziksel belirtileri olan kaygı hâlidir.

Hasta normal bir olayı tehlike olarak algıladığından günlük yaşamında önemli kısıtlamalar yapar. Örneğin, asansörde kapalı kalmaktan korktuğu için sekizinci kattaki daireye yürüyerek çıkar.

Fobi

Belirli nesne ve olay için duyulan, mantıksal olmayan aşırı korkudur. Örneğin: Sosyal fobi, sosyal ortamlarda duyulan korku, kişinin küçük duruma düşeceği ya da utanç duyacağı biçimde davranacağından korkmasıdır. Agorafobi, açık alanlardan korkmadır. Klastrofobi, kapalı yerlerde kalmaktan korkmadır.

Obsesyon (Takıntılı düşünce)

Kişinin saçma olduğunu bildiği halde aklından atamadığı yersiz ve gereksiz düşüncelerdir. Saplantılı kişi saplantısının farkındadır ve onunla mücadele eder. Örneğin, 40 yaşındaki erkek hasta evde ailesi birlikte otururken “kontrolümü kaybeder de elimden bir kaza çıkar, eşime, çocuğuma zarar verir miyim” şeklinde düşünceleri nedeniyle aile üyelerinin bulunduğu ortamda eline makas bıçak gibi kesici/delici aletler alamaz.

Bu düşünceler gerçekte hiçbir zaman eyleme dönüşmese de hastanın bu düşünceleri hatırlatan durumlardan sürekli kaçmasına yol açar.

Saatlerce el yıkama takıntılı bir davranıştır

Saatlerce el yıkama takıntılı bir davranıştır

Kompulsiyon (Takıntılı davranış)

Kişinin kendini yapmaktan alıkoyamadığı yineleyici davranışlardır. Bu eylemler, zihinsel ya da davranışsal olabilir. Bir annenin sabahları çocuğunu okula gönderirken üç kez “yolun açık olsun” demezse çocuğunun başına kötü bir şey geleceğinden endişe duyması ya da başka birinin kaldırımda yürürken çizgilerin üstüne basmamaya çalışması bu duruma örnek gösterilebilir.

Birbirini takip eden obsesyon ve kompulsiyonlar obsesif kompulsif bozukluk (okb) olarak adlandırılır.

Örneğin, elinin veya vücudunun mikrop, kan vs ile kirlendiği düşüncesinin el veya vücudunu saatlerce yıkama eylemine ya da ocağın altını kapattım mı, kapıyı kilitledim mi? şeklindeki şüphe obsesyonlarının ocağı veya kapıyı defalarca kontrol etme eylemine yol açması gibi.

Yukarda örneklerini verdiğimiz belirtiler, kişinin mesleki ve ailevi yaşantısını etkilemeye başlamışsa; kişiler arası ilişkilerinde zorluklar oluşturuyorsa; gün içinde çok sık karşısına çıkıyorsa; bu duygulanımını kontrol edemiyor ve başa çıkamıyorsa ve en az altı aydır bu durumu yaşıyorsa anksiyete bozukluğu olma olasılığı yüksektir.

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir